Thursday, January 9, 2014

Bebeğim ve Biz dergisine konuk olduk..

Sarp'la alışverişe çıktığımız bir gündü. Mağzalara girip çıkıyoruz, dolaşıyoruz, karşılıklı kahvemizi yudumluyoruz ( daha doğrusu Sarp elma püresini yiyor.) Öyle anne bebek takıldığımız anlardan birinde bir arkadaşımın mesajı geliyor cep telefonuma.
'Sarp'la dergiye çıkmak istermisin?' hiç düşünmeden geri yazıyorum.
'Oluur, aklında ne var?'
'Bebeğim ve Biz dergisi röportaj yapacak birini arıyor Bugaboo Bee puseti hakkında'.
'Tamam.' :)
İşte bu kısa mesajlaşmadan 2 dakika sonra telefonum çalıyor.
'Merhabalar, Bebeğim ve Biz dergisinden arıyoruz.'
- Bu kadar çabuk mu? -
Evet bu kadar çabuk, Ocak sayısına yetiştireceğiz.
Çekim için gün belirliyoruz, röportaj sorularını da mail olarak gönderiyorlar.
Çok heyecanlı. Sarp ile minik maceralar yaşamayı seviyorum.
O akşam yolladıkları soruları itina ile cevaplıyorum ve çekim gününü beklemeye başlıyorum.
Sarp'a ne giydirsem? 2-3 gün önceden kıyafetlerini deniyip çıkarıyorum. Zaten erkek çocukta giydirebileceğiniz şeyler çok kısıtlı. Bizim öyle şirin çoraplarımız, saç bantlarımız, tütülerimiz yok.
Neticede bir kot ve üzerine mavi bir hırkaya karar veriyoruz. (İşte bu kadar sıradanız :) )
Tabi Sarp'ın telaşından kendimi unutuyorum her zaman ki gibi.

(Burada parantez açıyorum. Anne baba olunca insan kendini unutuveriyor. Dün görüştüğüm yeni anne olan bir arkadaşım Noel tatili için eşinin akrabalarını ziyarete gidiyor Fransa'ya. 1 koca bavul bebeğin kıyafetleri, ıvırı zıvırı, ilacı, biberonu alıyor. Oraya gidince bir bakıyor ki kendi için sadece 1 adet kazak almış. Anne de baba da mecbur alışverişe çıkıyorlar tıpış tıpış. 'Bebek kafa mı bıraktı sanki?' diyor. Çok güldüm bu hikayeyi anlatırken zira bir benzerini ben yaşamıştım Paris'e seyahat ederken.)

Çekim günü geldiğinde Sarp'ı sabahtan bol bol uyutuyoruz ki huysuzlanmasın, mama istemesin ve uslu uslu dursun çekim sırasında. 2'de kapıya gelecekler, şans bu ya Sarp 13.45'te başlıyor ağlamaya. N'oldu birden anlamıyoruz. Karnı tok, uykusu yok, altı temiz.. Bir huzursuzluk, bir veryansın sormayın..
Bu arada şansımıza öyle soğuk bir gün, öyle bir ayaz. Güneş olsa, şöyle kazakla çıksak, güzel pozlar versek. Nerdeee.. Ertesi gün kar bekliyorlar. İnanın kar yağsa yine hava ılınacak. Öyle bir dondurcu ayaz. Bebeği giydiriyorum sımsıkı şapkası paltosu derken, yüzü gözü zar zor gözüküyor.
Bende mont mu, palto mu? spor mu? topuk mu?... derken öyle sallapati bir halde iniveriyoruz aşağı.
Ne yazıkki Sarp ta soğuk havanın kurbanı oluyor, ve pusetinden sadece 15-20 saniye çıkarabiliyoruz. Haliyle çekim Sarp değil ben odaklı oluyor. Bu işe biraz üzülsem de yine de bizim için değişik bir anı oluyor.
Bebeğim ve Biz dergisine ve Bugaboo Türkiye'ye bizi konuk ettikleri için teşekkür ederiz.
İşte o çekimden bir kaç kare..

Sevgiyle kalın;
irem
Bugaboo Bee pusetimiz ile














1 comment:

  1. Ne güzel bir deneyim olmuş. Sarp'm artık hem yakışıklı hem ünlü desene:)

    ReplyDelete