Thursday, April 5, 2012

RCMUN ... Bir tatlı yorgunluk..

'Spring Break' yani bahar tatili.. Tatiller arasında en sevileni, niye? Çünkü zaten bahar gelmiş, doğa uyanmış, kuşlar cıvıl cıvıl dışarda. Geçen sene bu zamanlarda Barcelona'da 30 derecede plajda güneşlendiğimizi düşünürsek bu tatili biraz vasat geçirdiğim düşünülebilinir.
Sene başında Model Birleşmiş Milletler kulübünü devraldığım andan itibaren biliyordum bu tatilde çok büyük bir organizasyon peşinde olacağımızı. O sebebtendir ki tatil programımı ertelemiş ve konferansa konsantre olmuştum. 'Tatilim arada kaynadı ama olsun' gibi cümleler kuruyordum ki 3 Nisan Salı günü açılış töreni ile birlikte başlayana ve ben aslında süper eğlendiğimi farkedene kadar. 600 kişi ağırlıyoruz, dünyanın 4 bir köşesinden delegeler, basın mensupları, öğretmenleri ile birlikte yol katettiler. Japonya'dan, Suudi Arabistan'dan, Italya'dan, Amerika'dan misafirlerimiz var. Hepimiz elimizi taşın altına koyduğumuz için tıkır tıkır işliyor sistem. Ulaşımdan sorumlu öğrencimiz var misafirlerin otel-okul-alan arası ulaşımları ile ilgileniyor. Yemeklerden sorumlu öğrencimiz var catering firmalarıyla anlaşıp tüm öğlen akşam yemeklerini organize ediyor. Eti sponsorumuz olmuş, kahve molalarında çikolatalar, kekler havada uçuşuyor. 
İlk gün bahçede misafirleri karşılarken bakıyorum artık diğer okulların öğretmenlerini tanımışım, sene boyunca gittiğim tüm konferanslarda arkadaşçıl yüzleri selamlıyorum. 
En çok ta Ankara'dan gelecek bir grubu bekliyorum. Konferanstan 2 gün önce facebookuma düşen bir mesaj ile bana nostaljik anlar yaşatan Lise'den sınıf arkadaşım İstanbul'a bizim konferansımıza geliyormuş meğer öğrencileri ile. 
O kadar seviniyorum ki.. Hemen bahçede kuytu bir köşeye geçip Lise maceralarımızı anıp anıp gülüyoruz. 'Hatırlıyomusun...?' ile başlayan ve kahkaha atmaktan sonu bile getirilemeyen cümleler kuruyoruz. Geçmişe özlem duyuyoruz.. Çünkü ikimizde farklı şehirlerde büyümüş olsak bile biliyoruz ki aslında sonradan bulduğun arkadaşlıklar çoğu zaman hayal kırıklığı ile sonuçlanabiliyor. Geç yaşta tanışmalar, iş yeri dostlukları asla ve asla bir lise arkadaşının yerini tutmayabiliyor bazen. Fütursuzca, derdin tasan olmadan yaşanan o yılları anıyoruz. Öğretmenlerimize neler çektirmişiz, biz şimdi neler çekiyoruz onları kıyaslıyoruz. 
Diğer okullardan ve şehirlerden gelen öğretmenlerde muhabbetimize katılıyorlar.. Havada öyle pozitif bir elektrik var ki.. 
Akşam çocukların hazırladığı şahane bir partiye kalıyoruz, geç vakitlere kadar onlarla kah dans ediyor kah eğleniyoruz. Hiçbirşey suni değil, herkes mutlu, hepimiz müthiş bir organizasyonun parçalarıyız. Bugün ise farklı okullardan eski yeni arkadaşlarım gelmeye devam ediyor. Çok uzun süredir görmediğim eski okulumda beraber çalıştığım arkadaşlarım, 2 hafta önce Ankara'da tanışıp kaynaştığımız dostlar hepimiz toplanıp hasret gideriyoruz bir yandan güneşin tadını çıkarırken..Biliyoruz ki bu hafta bitip herkes okullarına dönüp ders başı yaptığında bu haftayı özlemle anacağız.
Sonuna kadar keyfini çıkarmaya bakıyoruz:) 
CnnTürk'e haber oluyoruz, gazetelerde bizden bahsediyorlar. 
Çok koşturuyorum, binalar arası gidip gelmekten ayaklarım acıyor ama yine de o kadar tatlı bir yorgunlukki bu ....





No comments:

Post a Comment